Sistem ve Hükümet


Bilmiyorum, kafam karışık…

Akp dönemindeki atılımlar, Müslümanların sosyal hayattaki güçlüklerini bertaraf etmeye yönelik zamana yayılmış olarak ağır ağır uygulanan politikalar… Başörtüsü yasaklarının inceden inceye kaldırılması, Müslümanların iktidarda söz sahibi olmaları, dindarların zenginleşmesi, mücadele alanlarımızın tükenmesi… Acaba bu mücadele alanlarımızın çerçevesi çok mı sığdı ki, neferlerimizden biri saf değiştirince savaşı bitirdik? Neyse, dağıtmayayım. Tüm bu uygulamalar gerçekten “iyi” mi yoksa “kötü” mü bilemiyorum. Evet bu kadar temel bir ayrım ama bunu bile ayırt edemiyorum.

Allah’ın yasalarından yoksun bu liberal-kapitalist sistemle ve demokrasiyle bütünleşiyoruz belki de. Ağzımıza bir parmak bal çalınıyor ve karnımız doymuş gibi hissediyoruz. En büyük zararı da bu işte “uyumluluk paketi”nin: Ufak tefek meselelerimizin arasında, bunların arka planındaki gayemiz gitgide silikleşiyor. İnsanlar hala “şeriat” denilince “Allah korusun” diye tepki veriyor, 10 yılda hiçbir toplum mühendisliği projesi ortaya konmamış gibi. Endişeliyim bundan -bir endişeli modern değilim tabi yine de.

Hani şu askeri ücret, emeklilik sigortası, çalışma saatlerinin düzenlenmesi, haftasonu tatili gibi sosyal uygulamalar getirip görünürde kapitalizmi ehlileştirme, asılda ve uzun vadede ise muhtemel bir proleterya devrimini engelleme hikayesi var ya… O misal… Bu dersler beni komplo teorisyeni mi yaptı naptı ki.
Belki de sadece “ehven-i şer” deyip safiyâne niyetle gidişe alkış tutmak, takdir etmek ve mutlu olmak gerek. Temiz.

Evet, neyin “iyi” neyin “kötü” olduğu konusunda şüphelerim var ama bir tarafın ağır bastığı da aşikar.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kurumlar (Institutions) Yazı Dizisi 1

generals.io: yeni nesil age of empires

It’s gotta be true, because data says so