Nasıl Düşünülebilir?

Bir inanca bagli olmayıp, objektifçe dogruyu aramaya çalışan insana, doğru argümanlarla istediğiniz düşünceyi kabul ettirebilirsiniz. Ha böyle insan var mıdır? Ben rast gelmedim henüz ama neden olmasın.

Dediklerimi biraz açacak olursam: Sosyal ilimlerde kanıtlanabilirlik olmadığından, önyargilarini ve diğer çevresel etkenlerini kirabilmis adama, doğru tezlerle, birbirine zıt iki düşünceyi de kabul ettirebilirsiniz farklı zamanlarda. Mantıksallik açısından her düşünceyi bir diğeriyle aynı seviyeye çıkarabilirsiniz.

Mesela iki zıt iktisat ekolünü ele alalım: Kapitalizm ve komünizm. Cam fanus içerisinde büyümüş bir insana kapitalizmi mantıklı buldurabileceginiz kadar komünizmi de mantıklı buldurabilirsiniz. Tabi bunlar için deneklerinizin bir de dediğim gibi çevresel faktörlerin etkisini bertaraf edebiliyor olması gerek, yani zihninin nelerden hangi sebeplerle etkilendiğini seçebiliyor olmasi lazım. Yoksa mesela devlete son derece sadık bir aileden/kültürden gelen insan devletin resmi ideolojisi komünizmse komünist olabilirken, 'özgürlük' temelli bir 'egitim' almış olanlar da paranın serbest akışının taraflığına meyilli olabiliyor. (ki yeni jenerasyon biz için, daha çok ikincisi geçerli)

Kısaca; temeline indiğin zaman bir düşünceyi bir diğeri kadar mantıksal kurguya yerleştirebilirsin.

Muharref Tevrat'ın "diğer ırklar yahudi ırkına hizmet etmesi icin yaratılmıştır." düsturunu bile.

Sonuç 1: Bunları neden anlatıyorum? İnsan aklının her inanca meyledebilecegini fark edebilen insan, aklın ulaştığı her sonuca kutsiyyet atfetmenin yanlışlığını da idrak eder. Öyleyse bilgiye ulaşmada akıldan başka araçlar da olduğunu anlar insan: haberi sadık ile havass-ı selime... Ve nihayetinde, insan, bilgiye dogruca ulaşma yöntemlerini kavradigi vakit, artık İslam'a rahatça ulaşabilir.

Sonuç 2: Günümüzün, islamı bir başka küfür ehli -izm'le bağdastirma muhteviyatli tartişmalarında, ana kıstasımız 'mantığa ne kadar uygun olup olmadığı' değil, 'islama ne kadar uygun olup olmadığı' olmalı. İnsanın aciz mantığına ters görünse bile.

Hani bi' feylesof (?) derdi ya, "her tezin bir de antisi vardır, o yüzden dogruya ulaşılamaz." Hah, öyle ama bir de eklemeyle: ilahi bir referansı olmayan her düşünüş, yani haber-i rasul'süz, hakikate götürmekte başarısızdır. Mantık dediğin, aklın her şeye hükmetme 'yetki'sinin veziri değil midir zaten?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kurumlar (Institutions) Yazı Dizisi 1

generals.io: yeni nesil age of empires

It’s gotta be true, because data says so